Rizeli Mucitten Rize Usulü Togg İcadı Rizeli Mucitten Rize Usulü Togg İcadı

Kaçkar Karadeniz Televizyonunda yayınlanan 90+3 programına telefonla katılan Hasan Kartal kendisine yöneltilen sorulara cevap verdi. Çaykur Rizespor Kulübü'nün bağlı olduğu Rizespor ortaklarından olan ve aynı zamanda Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grupta mücadele eden Etimesgut Belediyespor Kulüp Başkanlığını yürüten Rizeli İşadamı Hasan Kartal, Kaçkar Tv'de yayınlanan 90+3 programına katıldı.

KARAMAN'A İNANMIYORUM
Kartal, özellikle Hikmet Karaman konusunda şok ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanının kendisini takımda tuttuğuna inanmadığını belirten Kartal 'Cumhurbaşkanımız başarılı bir insan, başarısız olmuş bir adamı neden görevde tutsun.' derken kendisine emir verilmesi durumunda takıma başkan olacağını belirtti. Kartal ayrıca daha önceleri kendisinin Hikmet Karaman'la bu işin olamayacağını belirttiğini bunun üzerine yönetimden çıkartıldığını söyledi.

HER ŞEY MEYDANDA
Rizespor kulübü şuanda gerçekten büyük bir sıkıntı içerisinde olduğunu ifade eden Kartal; Çaykur Rizespor'un Teknik Direktörü Hikmet Karaman hakkında neler düşünüyorsunuz? Sorusuna ; 'Rizespor'un yöneticisi olduğum dönem içerisinde yapmış olduğum yorumlarım açıkça belli. Trabzonspor maçından sonra Hikmet Karaman ile beraber gitmeyeceğini Rize basınındaki arkadaşlarımıza konuyu söyledim anlattım. Ondan sonra da ilk yönetimde ayrılmış oldum netice itibariyle. Her şey meydanda. Benim söylediklerim doğru olduğu şimdi görünüyor. O gün Trabzonspor maçından sonra teknik direktör ile bir yol ayrımına gidilmesinde fayda olacağı düşüncesindeydim' diye konuştu.

MUHAKKAK HOCA DEĞİŞİKLİĞİ YAPILMALIDIR
Netice itibariyle kulübün içerisinde bir hastalık olduğunu düşünen Kartal; 'Bu hastalığı tedavi etmenin tek yolu, sporcuları bir tarafa bırakamayacaksak mutlaka hoca değişikliğiyle tedavi yöntemine gidilmeli diye düşünüyorum. Hala bunda direnmekle ne beklenti içinde olduğunu bilemiyorum. Sayın başkanımız Kalkavan ne düşünüyor? Hikmet Karaman'ın kalması durumunda ne katkı sağlayacağını normal şartlarda taraftarlara açıklaması gerekir. Bence muhakkak hoca değişikliği yapılmalıdır. Başka çaresi yok. Artık yolun sonuna doğru yaklaşıyoruz. Sıkıntı gittikçe büyüyor. Böyle sıkıntılı dönemlerde birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gerektiğini düşünüyorum. Rizespor'un düşmesini hayal bile edemiyorum etmek istemiyorum. Sayın başkanımız hocayla devam etmeyi düşünüyorsa inşallah aldığı kararla haklı çıkar. Yönetimin alacağı karar sonucunda yapacak bir şey yok. Hikmet hocayla benim aramda hiçbir ikili tartışma ve görüşme olmadı ama 6 gol yedikten sonra bir yönetici olarak gözümdeki yaşı silerek dışarı çıktım' şeklinde konuştu.

ETİK OLMAYACAĞI İÇİN YÖNETİME ALAMAYIZ DEDİLER
Bir yönetici olarak değil, sporsever bir Rizeli olarak olayı değerlendirdiğini ifade eden Kartal; 'Arkadaşımızın da aynı düşüncelerde olacağını düşünüyorum. Bu söylememizde doğru çıkmıştır. O günden kısa bir süre sonra yönetim seçimi vardı ve seçimlerde bizi uygun görmediler. Sonuç itibariyle Rizespor yönetiminden ayrıldık. Bu açıklamayı bu şekilde söylemem doğru olur mu bilmiyorum fakat netice itibariyle benim yapmış olduğum basın açıklamasındaki konuşmalarımdan sonraki şirketin genel kurulundan önce Sayın başkan beni aradı ve dedi ki; siz Etimesgut Belediye Spor Kulübü Başkanı olma sebebiyle etik olmayacağı için yönetime alamayız. Fakat bunun altında yatan gerçekleri ben biliyorum. Ben 2009'da Rizespor'a yönetici oldum. 2010 yılında da Etimesgut Belediye Spor Kulübü Başkanı oldum. Etimesgut Belediye Spor Kulübü amatördeydi. 2010'dan 2016'ya kadar altı yıldır Etimesgut Belediye Spor Kulübü Başkanıyken Rizespor'da yöneticiydim de 2016'daki kongrede mi Etimesgut Belediye Spor Kulübü Başkanı olduğum gündeme geldi. 3. ligde başkandım, 2. lige çıktığımda mı gündeme geldi? Tabii bu bir şeyi kamufle etmenin yöntemi olduğunu düşünüyorum' şeklinde konuştu.

RİZESPOR'A BAŞKAN OLMAK BİR ONURDUR
Rizeli olduğu için Rizespor'da olmaktan gurur duyduğunu söyleyen Kartal; 'Rizespor'a başkan olmak bir onurdur. Rizespor'u yönetmekte bir onurdur. Ben çocukluğumda Rize'den ayrılmış ve çalışıp başarılı olmuş bir iş adamıyım. Şimdi geriye dönüp kendi memleketime hizmet vermek kadar güzel bir şey yoktur. Tabii ki bu Rize'ye aday oldum demekle olmaz. Rize'nin önde gelen insanları vardır. Beni uygun gördükleri zaman görevi emreder şeklinde bana verirlerse mutlaka yaparım. Ama şimdi hazır bir yönetim kadrosu varken 'ben adayım' demek bence yanlış olur. Ama ihtiyaç duyulduğu zaman Rize'ye hizmet etmek benim için bir onurdur. Rizeliler cin fikirlidir. Şöyle düşünün; Sayın Cumhurbaşkanımız başarılı bir adam. Başarılı bir adam, başarısız bir adamın yerinde kalmasını ister mi? Böyle bir şey mümkün değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın 'bu hoca kalsın' dediğine kesinlikle inanmıyorum hatta ihtimal bile vermiyorum. Hocanın bir gafı daha var anlatmak isterim ki Rizeliler duysun. Bir maçta Ankara'ya geldiğinde Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu almış, takımı Cumhurbaşkanımıza götürmüş. Bunu duyduktan sonra Başkanı aradım sordum, biz yöneticiler gitmeyerek Cumhurbaşkanımızı protesto mu ettik? 'Öyle bir şey mi olur?' dedi. Peki yanında hiçbir yönetici olmadan bir hoca takımı Cumhurbaşkanına götürmesini nasıl karşılıyorsunuz diye sorduğumda 'benim de haberim yok' dedi. Böyle bir şey olabilir mi? Ben zannediyorum ki yönetimdeki arkadaşların bu durumlarla ilgili Sayın Başkanla konuşuyorlardı. Netice itibariyle son kararı verecek olan Sayın Başkandır. Sayın Başkan hocayı tutuyor. Neden tuttuğunu artık kendisine sormamız gerekiyor.

Bana göre bu durumda Hikmet Karaman'ın işi kurtaracağına inanıyor herhalde. Yoksa Metin Kalkavan neden korksun. Bu karara gücü yetmemesi mümkün değildir. Bunda hiç tereddüdüm yok. Ben zannediyorum ki hala Hikmet Karaman'a inanıyor. Bence yönetim kadrosunun sporculara çok yakın olmasında fayda var. İç içe girmek lazım. Sporcu, yönetici, başkan, şehir hepsi birbirine entegre olması lazım. Çok kısa zamanda bunu sağlayıp bu entegre şeklinde başarılmayacak hiçbir şey yoktur. Biz kopuk çalışıyoruz. Neticede hoca farklı, yönetici farklı, seyirci farklı. Bir an önce birlik ve beraberliği oluşmasında fayda var diye düşünüyorum' ifadelerine yer verdi.

BORCU ÜSTLENMEYE HAZIRIM
Rizespor'un küme düşmeden kurtulamaz diye bir şeyin olmadığını belirten Kartal; 'Önümüze baktığımızda mutlak surette kurtulabilecek durumda ama gitgide batağa batarsak oradan çıkmak zor olacak. Neticede kararı verecek olan başkandır. Yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Seyirci 'istifa' diyor ama dinleyen yok. Bence Sayın Başkanın kısa süre içerisinde ince düşünüp bir karar vermesi lazım. Tabii ki mutlaka ben bu hocayla başarılı olacağım ve ligde kalacağım diye de düşünebilir. Kaldı ki ligde kalmak demek de bir başarı değildir. Çıktıktan sonra hep düşme tehlikesiyle uğraşan bir takımız. En azından ortalarda veya yukarılarda oynama durumumuz hiç olmayacak mı? Rizespor'un başarısı sadece ligde mi kalmak mıdır? Önce ekonomiyi iyi kontrol etmek gerekir. Borçların nereye ne şekilde olduğunu bilmiyorum. Her programda söylediğim bir şey var; bir kişi eğer bir yere başkan oluyorsa kendi dönemi içerisinde ne kadar borcu var ise kulüp başkanı o borçtan sorumlu olması lazım. Benim yönetimde olduğum dönemde kulübün 1 lira borcu yoktu. Eğer varsa ben o borcu üstlenmeye hazırım' diyerek iddialı bir açıklamaya yer verdi.

Kaynak: Rize Gündem Gazetesi

Editör: Haber Merkezi