Çaykur Rizespor için son derece önemli olan Eskişehir maçı mutlak kazanılmalıydı. Maç öncesi Karadeniz ekibinde sakatlıklar oldukça can sıkıyor elbet. Oynadıkları zaman takıma çok katkıları olan Lualua, Ahmet Görkem, Engin Baytar ve Liban Abdi bu maçta maalesef sakatlıkları nedeniyle yoklardı. Ha bir de Eren ve cezalı Kıvanç…
Maçın ilk yarısında iki takımında birer tehlikeli pozisyonunu gördük. Keyifsiz bir oyun ortaya koyan Çaykur Rizespor ve Eskişehirspor, sahada oyundan çok top kayıpları ile adeta birbirleriyle paslaştılar. Sakat oyuncularımızı sahada aradık. Ofansif olarak çok yetersiz kaldığımız bölümlerde kanatlardan takviye yaptık, ancak etkili ortalar olsa da ilerde çoğalamadık. Yeşil-mavili ekibimiz önceki maçlarına göre daha isteksiz daha arzusuzdu. Pozisyon üretmekte zorlanan takım maçın genelinde bocaladı. Bu küme korkusu heyecanına bağlanabilir mi, bilmiyorum ama yere daha sağlam yere basmalıyız. Maçın genelinde konuşulacak iki pozisyon var. Biri rakibin direkten dönen topu girse yeniliyoruz, bizim son dakikada Deniz ile yakaladığımız pozisyonu atsak kazanıyoruz. Maçı kırılma anları bu iki pozisyonla özetlenebilir.
Kalan sekiz maçımız var. Ve küme korkusu her an ensemizde. Ama sahada olan futbolcularımızdan Sercan ender bulduğu forma şansını olumlu kullanamıyor. Ne bekliyoruz bilmiyorum. Artık puan kaybına tahammülümüz var mı… Sercan oyunda risk almayarak kendini fazla yormadı. Keza Cernat'ta beklentilere cevap vermeyenler arasındaydı. Hoca da bunu gördü ve ilk değişikliklerini bu iki oyuncudan yana kullandı. Bunu daha önce yapmalıydı. Eskişehir takımı bir puan olsun bizim olsun mantığı ile çıktığı maçta son bölümlerde direkten dönen topu gol olsa üç puanı alan taraf olabilirdi. Denk kuvvetlerin maçında puanlar paylaşıldı, ama bu alınan bir puan bizi bekleyen kötü günlerin habercisi gibiydi.
Taraftarımız bu maçta görevini yapmadığı için sitem etmeden geçmeyeceğim. Hava güzel, maç Cumartesi günü, öğlen vakitleri ama maça gelmiyorsun! Sonrada sokakta bu takım için atıp tutuyorsun. Sen önce görevini yap ondan sonra konuş. Bu maça gelen yaklaşık dört bin taraftar takımını 90 dakika boyunca destekleyerek görevini yapmıştır. Onlara teşekkürler…
