Külünk, turizmin doğru yönetilmesi gerektiğini belirterek, “Rize’de 200-300 yıllık tarihi evler var. Bu evler restore edilip kültür ve turizm adına kullanılmalı. Tarih ile doğa dokusu birlikte işlenmeli. Rastgele turizm yapılmaz, bunun bir master planı olmalı” dedi.
“Rize beton yığını olmamalı”
Kentte imar planlarının önemine de değinen Külünk, Rize’nin doğal yapısının korunması gerektiğini söyledi. “Rize, doğal haliyle dünyanın çekim merkezidir. Kendini pazarlayacak güce sahiptir. Ama şehrimizi beton yığınına çevirmemeliyiz. Topraklarımızı, arazilerimizi dışarıya satmamalıyız” ifadelerini kullandı.
“Bungalovlar disiplinle yapılmalı”
Son dönemde hızla artan bungalov ev modellerine de dikkat çeken Külünk, plansız yapılar konusunda uyardı: “Dere yataklarına ölçüsüz, kontrolsüz, disiplinsiz bungalovlar yapılması yanlıştır. Ama disiplinli bir şekilde yapılırsa turizme katkı sağlar. Buradan kazanılacak para bu şehirde kalıyor.”
“Rize’nin önünde benzersiz fırsatlar var”
Külünk, Rize’nin doğal zenginlikleriyle turizmde büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, “İnsanlar fiyatlardan ürküyor. Bu doğallığı ticari güce çevirmek disiplinli şekilde yapılmalı. Rize’nin önünde benzersiz fırsatlar var, bunları iyi değerlendirmeliyiz” diye konuştu.