Rize Yine Vefasında Sınıfta Kaldı

Abone Ol

Rize siyasetinin en önemli isimlerinden biri: Mesut Yılmaz.

Bir dönemin Başbakanı.
Bir neslin gururuydu o.
Televizyonda “Rizeli Başbakan” dendi mi içimiz kabarırdı.

Çocuk aklımızla sevinirdik, “bizden biri” diye.
Devlet adamıydı, zarifti, centilmendi.
Ve gönüllere girmeyi bilmişti.

Vefatının beşinci yılında Kanlıca’da bir anma.
Birkaç dost, biraz aile, o kadar.

Rize’de mi?
Bir program bile yok. Bir çelenk, bir hatırlatma, bir dua bile yok.

Bir zamanlar “Rize’nin markası”ydı.
Şimdi ne şehirde adı geçiyor ne sokakta bir afişi var.

Ne diyelim...
Unutanlar, gün gelir unutulur.

Trabzon’da ise özel bir program yapıldı.
Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi doluydu.
Konuşmalar, anılar, teşekkürler…

Rizeli bir başbakanı anmak Trabzon’a düştü.
İroni mi, ibret mi bilinmez.

Rize’den kimse var mı diye bakınca; Kenan Bıyık, Bünyamin Arslan, Sefer Alan gözüme çarpan isimlerdi.

Ama şu gerçek:
Vefasızlıkta ne yazık ki sınıfta kaldın Rize.

BAL GİBİ ORGANİZASYON ŞART

Bal, bu ilin altınıdır.
Ama işleyiş... tam bir dağınıklık.
Herkes kendi bildiğini çalıyor.

Kooperatif var diyorsun, beş tane çıkıyor karşına.
Birlik var diyorsun, herkes ayrı telden.

Rize’nin balı, çayı, mandalinası, kivisi her biri bir marka olabilir, ama olamıyor.
Çünkü “bizim bal en yararlı” diyenin, ortak akla tahammülü yok.

Doğu Karadeniz’den bu yıl 11 ülkeye 393 ton bal ihraç edilmiş.

Ama asıl ihracat, plansızlığa!
Gelişi güzel yapılan her iş, tadı kaçmış bal gibidir.

ELEVİT’TE SONBAHAR, TURİZMDE KIŞ HAVASI

Dün Çamlıhemşin’den yukarı vurduk kendimizi.
Yanımda ressam Serdar Abay. Beş yıl önce Pazar’a yerleşmiş, gönüllü tanıtım yapıyor.
Yaylaları, köprüleri, insanları resmediyor.

Dere tepe düz gittik, Elevit’in sonbaharına vardık.

Ne kar var, ne sessizlik.
Turist hâlâ fotoğraf peşinde.

Zilkale’nin sisine güneş düşüyor.
Ama o sis, turizmin yönünü de kapatmış sanki.

Rize’de turizm plansızlığın kıyısında.
Yayla evleri, yolları, tabelalar, tesisler, rehberlik sistemi...

Hepsi dağınık, tıpkı zihniyet gibi.
Doğası değil, planı olmayan şehir; güzelliğini de kaybeder.

SONUÇ

Bir şehir, vefasıyla anılır.
Bir şehir, üretimiyle kalkınır.
Bir şehir, planıyla büyür.
Rize’nin üç ilacı var:
Vefa, üretim, plan.
Bu üçünü tamamlayamazsak,
ne Mesut Yılmaz’ı yaşatırız,
ne balımızı markalaştırırız,
ne de Elevit’in rengini koruruz.