Rize’de Perde Arkası Ve Önü

Abone Ol

Cumhurbaşkanı geliyor, terminalin teyzesi ağlıyor, sonbahar Rize’yi boyuyor...

PROGRAMDA DEĞİŞİKLİK VAR AMA RİZE’NİN SORUNLARI YERİNDE DURUYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rize programında değişiklik yapıldı.
Hava yağışlı olacakmış, program sahilden Valilik önüne alındı.
Güzel… Yağmur zaten bu şehrin kaderi.
Ama bir de hiç durmadan yağan sorun yağmurları var.
Caddeler aynı, trafik aynı, turizm planı yok, gençler umutsuz...

Safa geldin, hoş geldin Sayın Cumhurbaşkanım. Birkaç Rizeliyi dinle.
Şehrin geleceği için talimatlarına ihtiyaç var. Merkezdeki viyadük, havalimanı seferleri, çaydaki sorunlar ve bu şehrin kalkınmasının önündeki engeller… Yeni fikirler, yeni formüller gerek.

Cuma namazı, açılışlar, toplantılar tamam da…
Rizeli artık şu soruyu sormalı:
“Bu ziyaretlerden bize ne kalıyor?”
“Yağmur dinmeden güneş doğmaz; ama şemsiyeyi kim tutacak?”

TERMİNALİN KİMSESİZ TEYZESİ
Rize Terminali’nde bir kadın…
Ne evi var, ne sesi…
Gündüz orada oturuyor, gece orada uyuyor.
Esnaflar “terminalin kimsesiz teyzesi” diyor.
Bir öğretmen fark etmiş, Ceyhun Kalender.
Paylaşmış, demiş ki:
“Bu teyze sabah orada, akşam orada… Kimse el uzatmıyor.”

Yetkililer duyar mı bilmem ama duymayanın vicdanı sızlasın.
Rize’nin göbeğinde yaşlı bir kadın sahipsiz kalıyorsa, hiçbir proje, hiçbir temel atma o vicdan açığını kapatamaz.
“Bir şehrin vicdanı, en sessiz köşesinde üşüyen insanda gizlidir.”

SONBAHAR RİZE’DE BİR BAŞKADIR AMA...
İkizdere sararmış, Güneysu kızarmış, Çamlıhemşin tablo gibi renk olmuş.
Ama turizm planı yine yok.
Yaz bitti, Rize sustu.
Oysa bu şehir dört mevsim yaşar:
Yazın yeşil, kışın beyaz, baharda umut, sonbaharda huzur.

Ama bu yönde tanıtım yok, rota yok, yön yok.
Her yıl aynı cümle: “Bu yıl turizm iyi mi geçti?”
İyi geçti belki de, kim için?
Turizmin planı yoksa kalkınma da hayal olur.
“Güz yaprak döker, akıllı şehir plan turist çeker.”

KALENDER’CE SÖZ
Bu şehirde umut, bazen bir açılışta, bazen terminaldeki bir gözyaşında gizlidir.
Ama gerçek değişim tabelada değil; gönülde, davranışta, vicdandadır.
Yeter ki her yağmurda şemsiye sadece başımızı değil kalbimizi de korusun.