Farklı yörelerde "Ligarba", "Kaskanaka", "Çera" gibi isimlerle anılan bu özel meyve, bin yıllık geçmişiyle toprağın bereketini yansıtıyor.
Geçmişten Günümüze Likapa'nın Hikayesi
Osmanlıca belgelerde bile Rize ormanlarında bolca bulunduğu ve çaya benzer şekilde değerlendirildiği belirtilen Likapa, o dönemden bu yana bölge halkı için önemli bir bitki olmuştur. Günümüzde ise bu değerli meyve, bilimsel çalışmalar ve ticari girişimlerle yeniden keşfediliyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden Doç. Dr. Hüseyin Çelik'in Rize'de başlattığı ve TÜBİTAK ile DPT tarafından desteklenen projeler, Likapa'nın kültüre alınarak ticari potansiyelinin artırılmasını hedefliyor. Dr. Çelik, bir dönüm Likapa bahçesinden elde edilebilecek gelirin, fındık ve çaydan çok daha yüksek olabileceğini vurguluyor.
Sağlık Deposu "Sağlık Meyvesi"
İngilizcede "Blueberry" olarak bilinen Likapa, yüksek antioksidan içeriğiyle "Sağlık Meyvesi" ünvanını hak ediyor. Sayısız faydası bulunan Likapa; damar sağlığından göz sağlığına, kanser koruyuculuğundan kan şekeri dengelemesine kadar birçok alanda olumlu etkiler sunuyor. Özellikle kılcal damarları güçlendirmesi ve gece görüşünü iyileştirmesiyle dikkat çekiyor.
Geniş Kullanım Alanları ve Gelecek Vadeden Potansiyel
Likapa; taze meyve olarak tüketilmesinin yanı sıra meyve suyu, reçel, marmelat, pastacılık ürünleri, dondurma ve hatta ilaç sanayisinde de kullanılıyor. Üçel Gıda gibi yerel firmalar, üretim kapasitelerinin artırılması durumunda Likapa'nın Avrupa'ya ihraç edilebileceğini ve Türkiye'nin bu alanda söz sahibi olabileceğini belirtiyor.
Rize'nin asitli ve nemli topraklarını seven Likapa, bakımının doğru yapılmasıyla bölgeye büyük ekonomik katkılar sağlayabilir. Hem yöre halkı için yeni bir gelir kapısı hem de sağlıklı beslenme için vazgeçilmez bir alternatif olan Likapa, "Mavi Altın" olarak adının hakkını vermeye devam edecek.