ÇAYI BEĞENMEYEN HOCAYA İNCELİK
Ünlü tarihçi İlber Ortaylı, “Rize çayını sevmiyorum. Rizeliler diktikleri çayları alsın, mandalinaları geri getirsin” dedi.
78 yaşına gelmişsin… Çay yerine laf demlemişsin. Oysa bilim diyor ki: Çay kalp sağlığını korur, odaklanmayı artırır, kan şekerini düşürür.
Senin “bunakça” küçümsediğin bu yaprak, milyonların sabahına, akşamına yoldaştır.
Kalkıp Çin çayına methiye düzeceğine, gel bir ince belli bardakta Rize çayı iç. Belki sana da şifa olur.
Elinde bir araştırma mı var?
Neden bu ifadeleri sürekli gündem yapıyorsun?
Sende çay üzerinden prim yapma peşindesin?
Sana tavsiyem günde beş barda ince belli bardakta Rize çayı iç!
Sana da iyi gelecektir.
“Çayı küçümseyen, emeği küçümser; emeği küçümseyen, bu ülkeyi hiç anlamamıştır.”
GEÇMİŞ OLSUN RİZE
Yağmur, Karadeniz’e inerken çığırından çıktı. Kalkandere’de trafik kazası, Ardeşen’de sele kapılmak üzere kalan aileler, Çamlıhemşin’de yolu kapanan araçlar…
269 personel, 80 araç sahada. AFAD, AKUT, ARAF sağlıkçılar, belediyeler seferber. Fındıklı’da dereler kabardı, 15 aile tahliye edildi.
Ayder yolu kapalı, elektrik yok, hatlar kesildi. İki bungalov sele gitti ama şükür can kaybı olmadı.
Rize yine sınandı. Yine ayakta kaldı.
“Karadeniz’in insanı yağmura küsmez, sele inat dimdik durur.”
SONUÇ – BİR HATIRLATMA
Bir bardak çay gibi sıcak, bir sel gibi yıkıcı, bir insan gibi dimdik…
Çayımızla, yağmurumuzla, felaketimizle biz buyuz.
Kim küçümserse küçümsesin; biz yine bardak bardak içeceğiz, dalga dalga direneceğiz.