Anzer balına tat ve koku veren yüzlerce çiçekli bitkiden biri olan Anzer çiçeği, bir kekik türü. Doğu Karadeniz Bölgesinin yüksek kesimlerinde yayılış gösteren bu bitki, Rize ili İkizdere ilçesi aşağı ve yukarı Anzer adı verilen ve denizden 2300-2500 m yükseklikteki yörede yoğun şekilde doğal olarak yetişiyor.

İkizdere’nin İlk Kadın Muhtarı Kansere Yenildi İkizdere’nin İlk Kadın Muhtarı Kansere Yenildi

BİTKİSEL ÇAY OLARAK İÇİLİYOR
Haziran ayından itibaren yaklaşık iki ay boyunca, farklı yüksekliklerde, çiçekli olarak bulunan Anzer çiçeği, arıların en çok ziyaret ettiği nektar bitkilerinden biridir. Yüzlerce yıldır yöre halkı tarafından bilinen ve doğadan toplanan Anzer çiçeği, kurutularak kış aylarında bitkisel çay şeklinde içilmektedir.

BİR ÇOK DERDE DEVA
Yörede Anzer çayının; soğuk algınlığı, gribal iltihaplar, mide ve barsak rahatsızlıkları gibi birçok derde deva olduğu bilinmektedir.

Bitki, 15-20 cm arasında boylanabilen, küçük yapraklı, kuvvetli kokulu, yaz aylarında dalların tepe kısmında başak formunda pembe-erguvani-beyaz çiçekler açan, otsu yapıda çok yıllıktır. Özellikle meyilli, kurak ve yamaç kısımlarda kümeler halinde yetişmektedir. Bitkinin tüm kısımları açık sarı renkte uçucu yağ, acı maddeler taşımaktadır.

KAYNAMIŞ SUYA ATILARAK DEMLENİYOR
Anzer çiçeğinin kurutulması ardından elde edilen çay kaynatılarak demlenmesi, uçucu yağın buharla birlikte uçmasına ve bitkideki acı maddelerin çaya geçmesine neden olmaktadır. En güzel damak tadı ve faydanın sağlanması için, kaynatılmış sıcak suyun içerisine bir tutam Anzer çayı atılmalı, cezvenin kapağı kapatılmalı ve 5-10 dakika demlenmeye bırakılmalıdır.

Bardağa süzülen, altın sarısı rengindeki Anzer çayı, ılık olarak içilmeli ve demlemede kullanılan çiçekler bir daha kullanılmamalıdır.

YILLARDIR YÖREDE ÇAYI YAPILIYOR
Yaz aylarında Anzer yaylasında yaşayan ve bu çiçeği toplayarak çay yapan Osman Turgut, bu çiçeği yıllardır toplayarak çay yaptıklarını belirterek; 'Anzer Yaylasının dik yamaçlarında bu çiçek yıllardır yetişiyor. Topladığımız çiçekleri yaklaşık 10 günde serin bir yerde kurutuyoruz. Ardından çuvallara koyarak bekletiyoruz. Ardından bir tutam kadar kaynamış suya atarak çay yapıyoruz. Hoş bir tadı vardır. Şekersiz içilmesini tavsiye ederim. Bu çayın bir çok hastalığa faydası olduğunu biliyoruz. Hem keyif hem de sağlık için bu çayı tüketiyoruz' diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi