Doğu Karadeniz Bölgesi'nde çay tarımında kullanılan nitrat ve azot içerikli kimyasal gübre yıllardır topraklarımızı, o topraklarda yetişen tarım ürünlerimizi, yağmur suyu ile karıştığı içme suyu kaynaklarımızı kirletti, yol açtığı kanser hastalıkları nedeniyle binlerce insanımızın canını aldı. Ardı ardına açılan Onkoloji üniteleri kanser hastalarını tedavi etmeye yetiştiremez oldu. İnsanlarımızı öldüren yaşam alanlarımızı kirleten kimyasal gübreden kurtulmamız için Çaykur ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı devrim niteliğinde bir adım attı. Ancak bazı kesimler insanların öldüğü ortanda yaşanacağını iddia ettiği ürün kaybı bahanesiyle üreticiye hoş görünme adına kimyasal gübre lobilerinin ekmeğine adeta yağ sürecek açıklamalarla kafaları karıştırıyor.
BAKANIN AÇIKLAMALARI AKILCI DEĞİLMİŞ!
AK Parti hükumetinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı bölgemiz insanı Faruk Çelik, kimyasal gübre illetinden kurtulmak gerektiğinin altını çizdi, 15 Ekim 2017 tarihinden itibaren organik gübreye geçileceğini açıkladı. Bakanın bu açıklamaları bölgede sevinçle karşılanırken aynı AK Parti hükumetinin Rize Milletvekili kanserden öldüren kimyasal gübreden hemen vazgeçilmesinin bazı riskleri olduğunu öne süren tuhaf bir açıklama yaptı. Ayar, ' Bir anda organik gübreden emin olmadan 830 bin dekar çay alanının organiğe geçirilmesi diye bir şeyin çok akılcı olmayacağını düşünüyoruz.' ifadelerini kullandı.
Çaykur ve bakanlığın kimyasal gübreden kurtulmak için attığı devrim niteliğindeki adımları sulandırmaya çalışanların, kanserden her gün onlarca insanın öldüğü, hastane köşelerinde tedavi olmaya çalıştığı bir bölgede bu tür çıkışların kime ve neye hizmet ettiğini kamuoyu oldukça merak ediyor. Kamuoyunda aklı selim herkes yarın değil hemen şimdi bu kimyasal gübre illetinden kurtulmanın gerekliliğine inanıyor. Kamuoyu böylesi hayati bir konunun bir kaç kişinin siyasi manipülasyonları ve inisiyatifine bırakılacak kadar basit bir konu olmadığını görüşünde birleşiyor.
NİTRAT VE AZOT İÇERİKLİ GÜBRE ÖLDÜRÜYOR
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın öncülüğünde ÇAYKUR tarafından uygulanmak istenen proje ile çay tarımında kullanılan nitrat ve azot içerikli kimyasal gübre yerine mikrobiyal organizmalar içeren organik gübreye geçiş planlanıyor. Çayda herhangi bir kalıntısı ve olumsuz etkisi görülmese de kullanıldığı toprakta ve çevresindeki canlı varlıklar üzerinde zararlı etkileri olan, toprak yapısını olumsuz yönde etkileyen, heyelanları tetikleyen, yağmur suyu ile karıştığı içme suyu kaynaklarını kirleterek kansere yol açtığı belirtilen azot ve nitrat içerikli kimyasal gübre kullanımı kaldırılacak. ÇAYKUR'un yaptığı denemelerde mikrobiyal gübre ile üretilen çaylarda verim azalması gözlenmediği gibi ekstrat değerinin yükseldiği ve selüloz oranının azaldığı, tomurcuk oluşumunun ise arttığı tespit edildi.
VEKİLDEN TUHAF AÇIKLAMALAR
Bir süre önce katıldığı canlı yayın programında organik gübre ile ilgili ilginç açıklamalar yapan Hikmet Ayar, insanları öldüren gübreden öyle kolay vazgeçilemeyeceği imasında bulundu. Çaykur'un yeni organik gübrelerle verim düşmediğini açıklamasına rağmen vekil verim düşüklüğü olacağını öngörmüş hatta kaç ton kuru çay eksikliği olacağını da hesaplayarak açıklamalarda bulunmuş:
'Yüzde 30'luk bir verim düşüklüğü olduğu taktirde müstahsil ayağını primle karşıladığımız taktirde bile iç piyasada 70 – 80 bin ton bir kuru çay açığı demektir. Bunu belki 1 yıl stoklarla yönetebiliriz. Kuru çay stoklarımızla ürün kaybı eksikliğini 6 ay ancak yönetebiliriz peki ondan sonra ne yapacağız? Çay ithal etmek zorunda kalacağız. Bu bizim çayımızın bitişi demektir. Altını çiziyorum. Kalın çizgiyle çiziyorum.'
.jpg)
