Kasımpaşa yenilgisiyle umutlarını büyük ölçüde yitiren Çaykur Rizespor'un, Süper Lig'de kalması artık mucizelere bağlı.
Yeşil-Mavili yönetim kötü gidişata rağmen her zaman tecrübeli teknik direktör Hikmet Karaman'ın arkasında durarak istikrardan yana bir tavır sergiledi. Çaykur Rizespor Kulübü Yönetim Kurulunun alt ligde de tecrübeli hocayla yola devam etmesi bekleniyor. Taraftar ve camiadan tepkiler alan Karadeniz ekibi önümüzdeki günlerde hocayla ilgili bu kararı resmen açıklaması bekleniyor.
Kariyerimi Düşünsem Çoktan Bırakırdım
Türk spor camiasının önemli teknik direktörlerinden Hikmet Karaman, geleceğe yatırım için Rize'yi tercih ettiğini belirterek kariyerimi düşünsem çoktan Rizespor'u bırakırdım dedi.
Türk antrenörler dendiğinde akıllara gelen ilk isimlerden olan Hikmet Karaman, önlerinde oynanmamış 3 maç olduğunu ve asla pes etmediğini dile getirdi. Yabancı hayranlığından transfer yapmanın zorluğuna kadar birçok konuya değinen Karaman, hedeflerini ve yapmak istediklerini anlattı.
TABULARI YIKIYOR
Ligde zor günler geçiren ve küme düşmeme mücadelesi veren Çaykur Rizespor'da teknik direktör Hikmet Karaman ve yönetim belki de Türkiye'de hiçte alışılagelmemiş bir projeye imza atıyorlar.
Geleceğe yatırım, doğru çalışma ve borçsuz bir kulüp için kolları sıvayan Başkan Metin Kalkavan ve teknik direktör Hikmet Karaman, sezon başından beri alınan kötü sonuçlara rağmen dimdik ayakta. Teknik direktör kıyımının en çok yaşandığı Türkiye'de; yerli hocaya güvenmenin, gelecek için plan yapmanın önemini bilen bu ikili kariyerlerini bir tarafa bırakarak Türkiye'de tabuları yıkıyor. Kasımpaşa maçı öncesinde ziyaret ettiğimiz Karaman, bir başkanın bir teknik direktöre olan güvenini ve futbolumuzda özlenen bu tabloyu en iyi şekilde açıklarken, hedeflerini yapmak istediklerini ulusal bir gazetenin temsilcisi Selahattin Ekrekli'ye anlattı.
BU DURUMDA OLMAMIZDA BİRÇOK ETKEN VARDI
Sezona başlarken özellikle transfer politikamız Türkiye'de yaşanılan ''Darbe olayı'' birbirine paralel olarak gelişti. En azından 2 veya 3 çok deneyimli kaliteli oyuncu grubuna yönelik transferlerimiz, hem sezon başı hem devre arası istediğimiz şekilde gelişmedi. Ama nihayetinde genç mücadele gücü yüksek bir kadro oluşturduk. Bugüne kadar da oynadığımız maçlarda çok iyi performans sergilememize rağmen 12-13 puan aşağıdayız diye düşünüyorum.
.jpg)
HAK ETTİĞİMİZ YERDE DEĞİLİZ
Normalde hak ettiğimiz yerde değiliz. Oynadığımız oyuna bakarsanız hak ettiğimiz yerde değiliz. Bu arada hakemlerinde özellikle bizim maçlarda çok bariz hata yaptıklarını da gördük. İç sahada yediğimiz kırmızı kartlar vardı. Bariz çalınmayan net penaltılarımız vardı. Orada da hakem arkadaşlarımızın büyük hatalarını yaşadık.
TRANSFERLERDE HAKSIZ REKABET OLDU
Transfer döneminde bazı takımlar inanılmaz ekonomik bir katma değer bulup transferler yaparak haksız rekabet içerisine girdiler. Vallahi bütün bunların hepsine baktığımda, sportif anlamda biz Rizespor olarak bugün itibariyle yani ligin bitimine 3 maç kala istediğimiz yerde değiliz.
'VAR' OLSAYDI 10 PUAN FAZLAMIZ OLURDU
Ben videolu hakem sistemini destekliyorum. Bugün videolu hakem sistemi olsaydı en az 10 puan fazlamız olurdu. Fransa-İspanya maçını unutmayın. Bu sisten Fransa-İspanya maçında ilk defa uygulandı. Yoksa maçın sonucu tersi biterdi. Yani hem penaltının hem de atılan golün ofsayt olması kameralara yakalandı. Peki bu olmasaydı o zaman maçı İspanya kazanacaktı. Düşünün haksız yere bir finalde kaybettiniz ya da küme düştünüz hakemin haksız kararıyla Dünya Kupası'na giden takım vardı. Avrupa şampiyonasına gidemeyen takımlar var. Onun için ben videolu sistemi destekliyorum.
METİN KALKAVAN TÜRK FUTBOLU İÇİN BİR ŞANS.
Şimdi Metin Kalkavan Bey farklı bir insan. Yani Türkiye'nin insanı değil bence. Almış olduğu kararlar ve vermiş olduğu destekler, futbola bakış açısı. Keşke daha böyle karar verebilecek yerlerde olsa da ülke futbolunun gelişmesinde önemli kişilerden birisi olsa. Biz tabii ki birlikte kadroyu kurarken birlikte kurduk. Kulübün başkanı yönetimi yani her ne kadar Türkiye'de teknik adamlar her şeyi yapıyor dense de bence Türkiye'de hiç bir teknik adam istediği kadroyu kurmuyor veya kuramıyor. Bunu öncelikle bir kere belirtelim.
RİZESPOR BORÇSUZ BİR KULÜP
BİZ başkanla birlikte bir kadro kurduk. Genç dinamik. Bazılarını alamadık. Ekonomin anlamda başkan mali bütçeden asla taviz vermeyen biri. Kulübü borçlandırmak ve kulübün geleceğine mesela öyle kulüpler var ki 300 bin 400 bin borçta olup, küme düştüğü an veya bir alt ligde çıkamadığı an iflas edecek kulüpler var. Dolayısıyla Süper Lig'de de UEFA'ya gidemeyen veya mali bilançodan dolayı sürekli UEFA'nın denetiminde olup, transfer yapamayan büyük kulüplerimiz ve diğer kulüplerimiz var. Bazı gerçekleri göz ardı edemeyiz. Onun için belki 2 futbolcu alabilseydik bugün çok farklı yerlerdeydik.
VAGNER LOVE RİZE'Yİ BEĞENMEDİ
Transferde hata yapmadık. Aldığımız oyuncular genç oyuncular. Bildik oyuncular. Transferde biz hata yapmadık. Biz eksik transfer yaptık. Bu takımın minimum 2 oyuncu daha alması gerekiyordu. Ama burada iletişime girdiğimiz oyuncuların bir kısmında menajerler bizi oyaladı. Bir kısmı şehri beğenmedi. Bir kısmının ailesi istemedi. Bir kısmı çok büyük paralar istedi. Mesela Vagner Love bizi tercih etmedi. Alanyaspor'a gitti. En basit örnek size. Alanya şehrini tercih etti. Paradan değil, şehri tercih etti. Biz ona istediği parayı verdik. Ama Rize şehrini tercih etmedi. Bu yalnızca bir tanesi bunun gibi 6-7 tane örnek var.
AVRUPALILAR SAÇMALIYOR
Bazı Avrupa kulüpleri Türk kulüplerin enayi yerine koyuyor. Normal bonservis bedellerin 5-6 katında para istiyor. Yani bu da saçmalık. Bir delilik yani. Bir futbolcunun bonservis bedeline belli rakamlar ödenmesi gerekiyor. Bu rakamların üzerine bonservis bedeli ödenmez.
TARAFTAR HER ZAMAN HAKLIDIR
Taraftarla problemim yok. Taraftar her zaman haklıdır. Taraftar skorda tabeladaki yerini beğenmediği zaman protestosunu yapacak normaldir bu. Bundan daha doğal hakkı yok. Siz küme düşmemeye oynuyorsanız ve sırlamada da tehlikeli bölgede bulunuyorsanız taraftar sizi protesto edecektir. Burada taraftarın doğru protestosuna hak vermek gerekir. Ben oradaki küfür etmeden yapılan haklı protestoyu kabul ediyorum. Aslında taraftarın sezon başı pozitif enerjisini yanımıza alsaydık 2-3 maç daha fazla kazanabilirdik diye düşünüyorum. Çünkü son 5-6 hafta taraftar sayımız azda olsa takıma müthiş pozitif enerji veriyor.
GELECEĞE YATIRIM İÇİN KARİYERİMİ DÜŞÜNMEDİM
Ben kariyerimi açısından yanlış bir iş yaptığımızı düşünseydim bırakır giderdim. Mesela Alanya maçından sonra bir açıklamam var, 'Takımı benden iyi yapacak varsa buyursun gelsin' dedim. Çok şeyler açıkladım o zaman şimdi onları bir daha konuşmak istemiyorum. Ama doğru yapılan bir proje, doğru yapılan bir çalışma var. Bu 3 aylık 5 aylık bir çalışma değil. Bu çalışmanın geleceği parlak bir çalışma. Bu bir başkanın çizmiş olduğu planlama içerisinde benim de görev yaptığım bir iş. Dolayısıyla şartlar ne olursa olsun benim kariyerim düşünmeden oyuncu geliştirmek istiyorum. İşte Recep Niyaz oynuyor, Oğulcan oynuyor, kaleci Gökhan'ı tanıdı Türkiye. Irak'tan savaştan gelen 2 oyuncumuz var. İsmail'i tanıdı. Savaştan geldi çocuk. Futbol oynamasını öğrendi. Kendisini geliştirdi. Son maçlarda da bayağı beğeni toplayan bir oyuncu oldu. Marvan'ı getirdik. Bunlar hiç kimsenin tanımadığı oyunculardı.
DÜŞMEME SAVAŞIMIZ DEVAM EDİYOR...
Matematiksel olarak şansın olduğu her an savaşımız devam ediyor. Ama matematiksel bittiği an yapacak bir şey yok.
BÜYÜK TAKIMLAR BENİ ALSIN DİYE BİR BEKLENTİM YOK
Ben artık o takım, bu takım beni alsın demiyorum. Ben çalıştırdığım takımları Avrupa standartlarına uygun olabilmesi için çalışıyorum.
BÜTÜN TABULAR YIKILACAK
Bu tabular yıkılacak biz Metin Kalkavan'ın yaptığı çalışmalar bütün tabuları yıkacak. Bizim amacımız; Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmek ama önümüzde oynananmış 3 tane maç var. Bu gibi konulara girmek şu an yanlış. Bu maçları oynayalım. Bu maçlardan sonra konuşuruz.
ŞAMPİYON KİM OLUR BENİ İLGİLENDİRMİYOR...
Beni hiç enterese etmiyor. Ben şampiyon olamadıktan sonra kim şampiyon olmuş? Ancak alkışlarım.
BAŞAKŞEHİR'İN YAPMAK İSTEDİKLERİ BİZİMKİYLE ÖRTÜŞÜYOR
Orada bir başkan bir teknik adam çalışması var. Burada birlik ve berberlik çalışması var. Düşünün küme düştükten sonra ucuz bir süreçte başkan ve teknik adamla birlikte çalıştığı bir kulüp son 2-3 senedir Avrupa kupalarında oynayan, şampiyonluğa oynayan bir ekip haline geldiler. Demek ki burada bir doğru çalışma var. Biz de o doğru çalışmayı yapıyoruz. Bizim yapmak istediklerimizle onlarınki müthiş örtüşüyor.
