Okumuş, kaçak çayın organize suç kapsamına alınmasının zorunlu hale geldiğini belirterek, 'Birincisi vergi kaçakçılığı yapılıyor, ikincisi bu çaylar sağlıklı olmadığı için insan sağlığını etkiliyor, Türk çaycılığını etkiliyor. Yani birçok değişik birimi ilgilendiriyor. Kaçak yollarla ülkemize giren çaylar özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde satılıyor. Bu bölgelerde bulunan insanların damak tadına uygun çaydır. Bu insanlarımız zamanında kaçak çaya alışmış. Öncelikli olarak bu insanlarımızın damak tadını değiştirecek çayı onlara sunmamız gerekiyor. Dışarıdan gelen çayların dalından toplama süresi 12 ay olduğu için orada ki çayların içicisi biraz daha farklı. Ama Karadeniz bölgesinde bizim yaptığımız çayların içicisi farklı, bu yüzdende bir takım insanlar onu tercih ediyor. Kabul etmeliyiz ki bunun da bir pazarı var. Her zaman da söylediğim gibi çay kaçakçılığı organize suçlar kapsamına alınmalıdır' dedi.

Ardeşen'de 'Bahar Temizliği' Yapıldı Ardeşen'de 'Bahar Temizliği' Yapıldı

İthal çay yüklü tır hakkında açıklama

Geçtiğimiz günlerde İkizdere'de devrilen ithal çay yüklü tırla ilgili yaşananları olayın iç yüzünü açıklayan Okumuş, 'Bu konuda geçmiş dönemlerde yapılan birçok mücadeleler oldu. Bu mücadeleler sonucunda bazı kazanımlarımız oldu. Zaman aşımına uğrayınca bu konular unutulabiliyor. Ulusal basında da birçok zaman yer aldı. En çok çay ithalatını Rize yapıyor yönünde. Bu çok yanlış bir anlayıştan kaynaklanıyor. Geçmiş dönemlerde bütün gümrük kapılarından çay girişi vardı. Bu suistimaller sonucunda çayın getirilmesi resmi değil de farklı ürünlermiş gibi kaçak olarak ülkemize sokuluyordu. Daha sonra bununla ilgili ciddi mücadeleler yapmak suretiyle Çay İhtisas Gümrüğü Rize'ye getirilerek bunun önüne geçildi. Dolayısıyla Türkiye'ye getirilen çaylar Rize İhtisas Gümrüğü'ne geliyor burada denetimlerin ardından Türkiye'ye sokuluyor. Bu olayda çay toplama zamanına denk gelince hassas da bir dönemden geçtiğimiz için yanlış anlaşılacak bir algı oluştu. Burada üzücü olan taraf; konunun aslını bilen arkadaşlarımız bile sadece gündem olabilmek için bunları köpürtmesi oldu. Eskiden sivil toplum örgütlerinde görev yapan arkadaşlar bile sanki bu işin ne olduğunu bilmeden haberler yaptılar. İşin doğru tarafı ise bizlerde arzu ediyoruz ki çayı dışarıdan ithal etmeyelim' ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi