DEVA Partisi Rize İl Başkanı Mehmet Engin Korkmaz, bu durumun çay üreticisini büyük bir ekonomik baskıyla karşı karşıya bıraktığını belirterek, “Üreticinin en çok desteğe ihtiyaç duyduğu bu yılda, böylesine sessiz bir şekilde bu kararın alınması kabul edilemez” dedi.
“Fiyat Artışı Enflasyonun Altında Kaldı, Destekleme Ortadan Kayboldu”
Bu yıl açıklanan yaş çay alım fiyatındaki %33,89’luk artış, TÜİK’in açıkladığı %37,86’lık yıllık enflasyon oranının bile altında kaldı. Korkmaz, bu fiyat artışının üretici için bir gelir kaybı anlamına geldiğini belirterek şunları söyledi:
“Üstelik bu fiyat geçen yıl olduğu gibi yine sessizce Tarım ve Orman Bakanlığı’nın internet sitesinden açıklandı. Rize’ye gelip üreticiyle yüzleşmekten çekindikleri için bu şekilde duyurulması bile verilen değeri gösteriyor.”
“Destekleme Hakkında Netlik Yok: Geçici mi, Kalıcı mı Belli Değil”
Korkmaz, destekleme priminin neden verilmediğiyle ilgili kamuoyuna hiçbir açıklama yapılmadığını vurguladı:
“Tarım Bakanlığı, çayda destekleme primini neden kaldırdığını açıklamıyor. Geçici mi, kalıcı mı belli değil. Üretici muallakta bırakıldı. Bu belirsizlik, hem üretimi hem de üreticinin motivasyonunu ciddi anlamda olumsuz etkiliyor.”
“Sayın Bakan Show Yapacağına Üreticiyi Dinlemeliydi”
Tarım ve Orman Bakanı’nın Rize ziyaretine de değinen Korkmaz:
“Sayın Bakan Rize’ye geldi ama ne bir üreticiyle buluştu ne de bahçeye girdi. Kamera önünde görüntü vermek yerine, bir heyet kurup ilçe ilçe, köy köy gezseydi üreticinin halini bizzat görürdü. Belki o zaman bu yanlış karar alınmazdı.”
“Yasa Gereği %1 Olmalı, Verilen Bunun Yarısı Bile Değil – Faiz Ödemesi Tarımın 14 Katı”
Korkmaz, tarımsal desteklemelerde anayasal ve yasal yükümlülüklerin yerine getirilmediğine dikkat çekerek:
“Anayasamızın 45. maddesi ve Tarım Kanunu’nun 21. maddesi gereği, tarımsal destekleme için milli gelirin en az %1’inin ayrılması zorunludur. 2025 için Türkiye’nin milli geliri yaklaşık 1,147 trilyon dolar. Buna göre tarıma en az 345 milyar TL ayrılması gerekirken, bütçeye konulan rakam sadece 135 milyar TL. Yani yasal zorunluluğun yalnızca %39’u. Bu, üreticiye verilen değerin göstergesidir.”
Korkmaz, aynı dönemde faiz ödemeleri için ayrılan bütçenin 1,95 trilyon TL olduğunu da vurgulayarak:
“Tarımın 14 katı bir kaynak, borcun faizine gidiyor. Üreticiye gelince kaynak yok, ama faize gelince oluk oluk para akıyor. Bu tablo kabul edilemez.”
“Desteklemenin Olmayışı Sadece Üreticiyi Değil, ÇAYKUR ve Özel Sektörü de Zora Soktu”
Desteklemenin kesilmesinin sadece üreticiyi değil, işleyici kuruluşları da etkilediğini belirten Korkmaz:
“Kuru çayın ham maddesi olan yaş çay kilogram fiyatı desteklemenin kaldırılmasıyla beraber yaklaşık %50 arttı. Bu nedenle ÇAYKUR'u, özel sektörü, üreticiyi rahatlatacak kuru çaya zammının bir an önce yapılması gerekmektedir. Kuru çaya zam yapılmadıkça üretici özel sektöre karşı savunmasız kalacaktır. Destekleme farkını kendi ödemek zorunda kalan özel sektör üreticiden düşük fiyatla çay alımı yaparak bu farkı kapatma yoluna gitmektedir. Burada ÇAYKUR zarar etse de devlet karşılıyor ama özel sektör bu farkı üreticiye düşük fiyat vererek kapatmak zorunda kalıyor. Bu nedenle Rize’de yaş çay kilo fiyatı 22 TL’ye kadar düştü. Bu üretici için yıkım, sektör için ise çöküştür.”
“DEVA Partisi Olarak Üreticinin Yanındayız”
Son olarak, DEVA Partisi’nin her zaman üreticinin ve emeğin yanında olduğunu belirten Korkmaz, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Rize’de çay sadece bir tarım ürünü değil, geçimin, kültürün ve toplumsal yapının temelidir. Bu kadar stratejik bir alanda desteklemeyi kaldırmak, üreticiyi yalnız bırakmaktır. Biz DEVA Partisi olarak bu yanlışın karşısındayız. Yaş çay fiyatı adil olmalı, destekleme yeniden uygulanmalı ve üreticinin sesi duyulmalıdır.”