Bir şehir düşünün…
Sorunları var ama herkes “benim sorunum değil” diyor.
Oysa şehirde yaşayan herkes aynı yağmurun altında ıslanıyor, aynı çayın buharını soluyor.

Rize’nin bugünkü en büyük ihtiyacı ne mi?
Ortak akıl.
Bir araya gelmek.

Koltuk sevdasından çok şehir sevdasıyla konuşmak.
Bir “Rize Platformu” olsa mesela…
Whatsapp, sosyal medya grubu değil ha…
Tüm partiler, STK’lar, iş dünyası, gençler bir araya gelse.
Şehrin geleceğini, yatırımları, çevre sorunlarını, ekonomisini, turizm stratejilerini aynı masada tartışsak.

Birinin “bizim işimiz değil” dediği her konu zaten hepimizin geleceğiyle ilgili.
Yaz bitti, turist gitti.
Uçak seferleri azaldı, işler yavaşladı.
Ama konuşmalar hep aynı: “Niye olmuyor?”
Olmaz tabii…

Birimiz çalışır, diğerimiz eleştirir, öteki köşeye çekilip seyrederse bu şehir nasıl büyüsün?
“Bir şehir, herkesin kendine sakladığı fikirlerle değil, ortak akılla büyür.”

UÇUŞLARDA KANAT KIRILDI
Rize-Artvin Havalimanı’nda İstanbul sefer sayısı yeniden azaldı.
Günlük İstanbul uçuşu 6’ya düştü.
Trabzon Havalimanı’ndan aynı şehre 20 sefer yapılıyor.
Aradaki fark sadece rakam değil, bakış farkı.
Bu şehir büyük yatırımların karşılığını planla, sahiplenmeyle alabilir.
Siyasi değil stratejik düşünmek gerek.
Bir uçağın eksilmesi bile ticaretin, turizmin, öğrencinin moralini etkiliyor.
“Yapıldı, bitti” diyerek geçemeyiz.
Sürdürülebilirlik yoksa yatırım da anlamını yitirir.
“Gökyüzü bile plan ister, kanat kırılırsa rüzgâr yetmez.”

ÇAY BARDAĞI GÜLÜMSETTİ
Cumhurbaşkanı ziyaretinden geriye sadece açıklamalar değil, gülümseten bir kare de kaldı.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Rize’deki o meşhur akıma uyarak devasa çay bardağını elinde tutuyormuş gibi poz verdi.
Halk da sevdi bu kareyi.

Çünkü Rize’de çay sadece içecek değil, kimliktir, samimiyettir.
“Bir bardak çay, bazen bütün resmiyetleri çözer.”

KIŞ KAPIYA DAYANDI
Rize’de yüksek kesimler beyaza büründü.
Yaylalara kar düştü, şehirde doğalgaz faturaları akla geldi.
Odun, kömür, soba…
Kışın gelişi bile bizde ekonomiyle ölçülür.
Her sene aynı manzara:
Biraz kar yağdı mı sosyal medyada fotoğraf, evlerde hesap kitap.
Belki de bu da bizim mevsim geleneğimizdir.
“Bazı şehirlerde kar düşer, bazılarında dert.”


BU ARALARDA DİLİMDE Kİ ŞARKI
Bu aralar dilime dolandı bu şarkı, trenddeymiş;
Ama ben trend için değil, içime iyi geldiği için dinliyorum.

Rize’yi anlatıyor gibi...
Tavsiye ederim, dinlendiriyor...

Köşe başlarımda,
İlk gözyaşlarımda,
Bir Eylül yağmurusun,
Islak şehir taşlarımda…

Mezar taşlarında,
Urgan uçlarında,
Bir Eylülzede’sin sen,
Ay bulaşmış dağ başlarında…
Ne güzel değil mi?

Şarkıdaki o Eylül hüznü, bizim Karadeniz’in yağmurlu sabahlarıyla kardeş sanki.
“Bazen bir şarkı, şehrin bütün duygularını bir mısraya sığdırır.”

SON SÖZ
Rize’nin geleceği, herkesin elinde tuttuğu bir ipin ucunda.
Kimisi çekiyor, kimisi bırakıyor.
Ama kimse düğümün ortasına bakmıyor.
Oysa çözüm tam orada, tam ortada duruyor.